Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı "Torba Kanun"la 112 acil çağrı merkezini asılsız ve gereksiz ihbarda bulunanlar 250 lira para cezasına çarptırılacak.
Yasanın uygulamasına yönelik alt düzenleme yapılacak, asılsız ve gereksiz çağrı tanımına açıklık getirilecek. Aramanın küfür içermesi ve kötü niyetli olması, kastın bulunması, arayanın çocuk olması halinde ailenin uyarılmasına rağmen bu durumun devam etmesi halinde cezai müeyyide uygulanacak.
YASA NE GETİRİYOR?
Gül'ün onayladığı "Torba Yasa"ya göre tüm acil çağrıları karşılamak, sevk ve koordinasyonunu sağlamak üzere büyükşehir belediyesi bulunan illerde yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı bünyesinde, diğer illerde ise valilikler bünyesinde 112 Acil Çağrı Merkezleri kurulacak.
Acil çağrı hizmeti veren kurumların çağrı hizmetini yürütmekle görevli personeli buralarda görevlendirilecek.
Yeterli personel bulunmaması halinde valilik, kadro, yer ve unvanlarına bakmaksızın uzman, sözleşmeli personel ve memurları bu merkezlerde görevlendirebilecek.
112 Acil Çağrı Merkezi'ni asılsız ihbarda bulunmak suretiyle meşgul ettikleri tespit edilen kişilere Kabahatler Kanununa göre il valileri tarafından 250 TL idari para cezası verilecek. Tekerrür halinde bu ceza iki katı (500 lira) uygulanacak.
"HEM AHLAKİ DEĞİL HEM SUÇ"
Sağlık Bakanlığı yetkilileri, yasanın, 112'ye yapılan asılsız ve gereksiz aramaların önüne geçmesinin beklendiğini bildirdi.
Asılsız ve gereksiz çağrıların, acil sağlık hizmetine gerçekten ihtiyacı olan vatandaşların bu hakkını zedelediğini ifade eden yetkililer, bunun ahlaki olmadığı gibi yasal açıdan da suç teşkil ettiğine dikkati çektiler.
Bu yasa çıkarılmadan önce de 112'yi gereksiz ve asılsız arayanların cezalandırılmasının mümkün olduğunu ancak yeni düzenlemeyle artık bu kişilere para cezası verilebileceğini belirten yetkililer, uyarılmasına ve bilgilendirilmesine rağmen bu davranışlarını sürdürenlerin para cezasıyla karşı karşıya kalacağını belirtti.
GEREKSİZ VE ASILSIZ ARAMA NE DEMEK?
Gerekmediği halde acil yardım istenen aramalar "asılsız", kötü niyetli ve küfür içeren, çağrı karşılayıcıyla iletişimin kurulmadığı sessiz aramalar ise "gereksiz" kabul ediliyor.
Sürekli ve sessiz aramalarda öncelikle teknik arıza olup olmadığına bakılacak, kasıt varsa ceza uygulanacak.
Çocukların oyun amaçlı yaptığı tekrarlanan aramalarda aileye ulaşılacak, bilgi verilecek, bu durumun sürmesi halinde aile para cezasına çarptırılacak.
Acil yardım hizmeti dışında kalan konularda bilgi sorma, ihbarda bulunma gibi nedenlerle arayanlar da, çağrı karşılayıcının bilgi vermesine rağmen bu tutumlarında ısrar ederse para cezasıyla karşı karşıya kalacak.
Kötü niyetli ve hakaret içeren konuşmalarla personel sürekli şekilde rahatsız edilirse yasal işlem uygulanacak.
YÜZDE 96'SI ASILSIZ VE GERÇEK DIŞI
Sağlık Bakanlığı verilerine göre geçen yıl 112 acil çağrı merkezine yapılan 100 milyon aramanın sadece 4 milyonu gerçek.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Van'ın Gürpınar ilçesine bağlı Yalınca köyü Çalık mezrasında hayatını kaybeden 3 yaşındaki Muharrem Taş'ın ölümüyle ilgili açıklama yaparken 112'e yapılan asılsız ve gerçek dışı aramalara dikkati çekmişti.
Müezzinoğlu, söz konusu olayın meydana geldiği gün Van'da 10 bin 300 civarında acil çağrı yapıldığını bunların sadece 241'inin gerçek olduğunu belirtmişti.