Tarih: 15.09.2015 11:47

Benim Adım Sonbahar

Facebook Twitter Linked-in

Bir  serin  sonbahardı,  bitiyor işte?Eylül  yağmurlarında  ıslanırken, tefekkür  için  güzel   bir  mevsimdir  güz. Gelip   geçen  ömrün  muhasebesi  bu  mevsimde  yapılır. Sonbahar  gelince değerlenir  mazi, çocukluk ve şiir. İnsan  sanki  en  sona  yaklaşmış  gibi  özler  çocukluğunu, gençliğini, anılarını, ilkbaharlarını, yazlarını...  ´´Fâni ömür biter, bir uzun sonbahar olur/ Yaprak, çiçek ve kuş dağılır, târümar olur ´´  Dememiş  miydi  Yahya  Kemal , Sonbahar  adlı  şiirinde.

Hayatımın   bu   kaçıncı  sonbaharı?   Bilmiyorum, saymadım. Daha  kaç  sonbaharım  kaldı  acaba ? Onu  da   bilmiyorum.  Son  da  olsa  bahar  işte. Güz   mevsimin  farkı bir sevgisi  oluşmuştur   bende. Zaten   bütün  mevsimlerin   sevecek   bir  yönünü  hep bulmuşumdur.  Beşinci  bir  mevsim  olsa  onu  da  severdim. Her  ne  kadar   Divan  edebiyatında  zaman zaman ´köhne bahar´ diye adlandırılırsa  da  çok  seviyorum  bu  mevsimi. Bana  hatırlattıklarından  dolayı  mı, hazanın  tün  hüzünleri  silmesini  istediğimden  mi   bilinmez.  Ne   yazda  ne  de  kışta  olmak. İkisinin ortasında, Araf´ ta  olmak  gibi  bir  şey  bu. Ne  taptazecik  bir  gençlik, ne  de  bin dertten  arta  kalmış  bir  yaşlılık.

İlkbahar ve yaz mevsimi  umuda  daha  açıktır. Bu  yüzden bir  hüzün  ile  gelir  sonbahar.Hazan  mevsimi  de  denilmesi  bundandır. Yitirdiklerimizden, yapamadıklarımızdan, yapıp  da  bir daha tekrarlayamadıklarımızdan, unuttuklarımızdan, unutamadıklarımızdan arta kalan bir hüzün...Hüzün  ile  güz  ezeli  dostlardır. Ayrılığı, maziyi, acıyı, ölümü  çağrıştırır. Bitmekte   olan  ömrün  son demini   hatırlatır. Yaprak nasıl düşerse, gözyaşı da öyle düşer bu mevsimde. Rüzgar  keder  kokusu  getirir  beraberinde, saklanır  aşklar  geçerken  son  vapurlar.  En  güzel  şiirler, şarkılar,sözler   bu mevsimde  yazılır.  İlhan  Berk:   ´´Sevgilim, işte Eylül. Ve işte senin usul usul seğiren yüzün /?? Bundan değil midir bizim aşkımızda sürekli bir akşam hüznü vardır.´´Diye   terennüm eder  dizelerinde.

"Eylüle girdim eylüle girdim/ her ömrün bir eylülü vardır /onca yaşadım/ şimdi bildim. ´´ Böyle  der   Murathan Mungan  da.

Güz  sessizdir, tenhadır, gizemlidir, yalnızdır.Usul  usul  düşen  damlalar, yaprakların  sarı  ve  gümüş  renkli  ölümü, solan çiçekler, kızıl havalar, toprak  kokusu, uğuldayan  deniz, esen  rüzgarlar, gül  bahçesinin  harap  olması, sonbaharla  özdeşleşmiş  gibidir.16.  yüzyıl   Divan  edebiyatı  şairi  Bağdatlı  Rûhi  de:

Aşiyânsuz  n´eylesün gülşende bülbül  Rûhiyâ
Derd-mendün  eylemiş  bâd-ı  hazân evin harâb
dizeleriyle kendisine seslenerek  "Ey Ruhî yuvasız bülbül gül  bahçesinde ne yapsın, zavallı, dertli bülbülün evini hazan rüzgârı harap etmiş" der. Sonbaharın bülbülü evsiz bıraktığını söyler.Kelimelerin  bile  resmedemediği   bu  mevsimin   büyülü  atmosferi   ruhumuzu   derinden etkiler.  ´´Bu havada bir ormanda olacaksın, sarı, kahverengi, kızıl, bakır rengi, açık yeşil, nefti, kuru, kupkuru yaprakları çıtırdata çıtırdata yürüyüşe çıkacaksın tek başına. İhtişamlı yalnızlığın içinde her adımda daha yücelerek.´´Bir  hikayesinde   Haldun  Taner   sonbaharı  algılayışını   böyle  anlatır.(Sancho´nun Sabah Yürüyüşü)

Edebiyatımızın   usta  kalemi Cemal  Süreya   da : ´´ Dedim ya? Eylül´dü. Savruluşu  bundandı   kimsesizliğimizin." Der. Hüznün   sembolü olan sonbahar, çok  işlenilen bir tema  olmasına  rağmen, o muhteşem   musikisi ile ve göz  kamaştıran  güzelliğiyle asıl   kendisi  şairdir.

Dedik  ya  düşünce mevsimidir. Güz  bolluk  demektir.Yağmur  ise bereket ve umut getirir, toprağa,  insanlığa. Çiçek  açan  ayva, ağlayan  nar.Kışın  habercisi  olduğundan  evlerde huzurlu  ve  tatlı  bir  hazırlık   dönemi   başlar. Beraberce  bir  şeyleri  üretmenin  sevinci  içerisinde.

Her  ömrün  bir  sonbaharı  olsa  da  hazanın  sonu  elbette  bahardır. Yeter  ki  içimizde  güz  yaşanmasın, hep  bahar  ülkesi  olsun.  Ben  sonbaharı  getirdikleriyle, hatırlattıklarıyla, geldiği gibi seviyorum. O bana  bir  bitişi  değil, yeni   ve   güzel   şeylerin  de   başlangıcı, habercisi  olduğunu hatırlatıyor. Hüznü  aynı  zamanda  güzellikleri   ve  anın  kıymetini  bilmeyi anlatıyor. Sonbaharın güzelliğine bir bardak  çay ile eşlik  ediyorum. Her  yeni  bir  oluşun, sancısı  var, doğanın da sancısı sonbahardır.

Yazımın başından  beri  kalemimden  neden  mi   hüzün akıyor? Sebebi sonbahar olmalı, evet sonbahar?




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
4745585657